Kestane Yolunda – Halil GÜLEL
Kestane YolundaDün gece geç vakitlerde telefonumu alıp hava durumunu gösteren yere baktım. Pazar gününü saat saat izledim ve sabahtan yağmurlu ama öğleden sonra da biraz güneş açacak bir şekilde gösteriyordu.…
Kestane YolundaDün gece geç vakitlerde telefonumu alıp hava durumunu gösteren yere baktım. Pazar gününü saat saat izledim ve sabahtan yağmurlu ama öğleden sonra da biraz güneş açacak bir şekilde gösteriyordu.…
Batı Avrupa Türk Edebiyatı Ödülü1962 yılının aralık ayının son haftaları içinde güneşli ama serin bir gününde hayatımın bu devresi başladı. O zamanlar henüz yedi yaşına dahi girmemiştim. Beş yaşına girmeden…
Dertli Ne Ağlayıp Gezersin BurdaHayatımın baharında henüz on dokuz yaşındayken; kitaplardan, şiirlerden, hikayelerden, romanlardan, görsel olan fotoğraflardan, tebrik kartlarından ve özellikle siyah beyaz filmlerden tanıdığım İstanbul’a ilk gelişimde; beni getiren…
Vahşetin Çağrısı mı Beyaz Diş mi?JACK LONDONİstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin Yüksek Resim Bölümünde okurken; sağlık yönünden İstanbul trafiği ve imkansızlıkları yüzünden tahsilime nokta koymak durumuna gelmiştim. Akademide hizmetli olarak…
Bir Ressam Olarak-3DÜNYA SANAT GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUNBatı Avrupa’da Türklerin, “Misafir İşçi” olarak gelişlerinin canlı şahitlerinden birisiyim. Rahmetli babam, 1962 sonunda Federal Almanya’ya “Misafir İşçi” sıfatıyla gittiğinde henüz yedi yaşındaydım. Bu…
Ve Aşk BaşladıHenüz daha saat, takvim gibi zaman ölçüm alet ve teknikleri bulunmadığı için gündüz, güneşe ve gölgemize bakarak; vaktin ne olduğu hakkında karar veriyorduk. Aşağı Derede oturan birisi, kendi…
Bir Şiir Bir Hatıra - Alamadım Ben deBizim oralarda Mart ayının ortasından itibaren bahar mevsimi güzel yüzünü yavaş yavaş gösterir. Yalnız Mart dokuzu denen soğuk ve ayazları da unutmamak lazım.…
İstanbul YağmurlarıBabamın, Almanya’ya sözüm ona misafir işçi olarak 1962 yılında gitmesiyle; dünyayı ve başka milletleri, dilleri tanıma imkanını bularak adeta büyülü bir masal dünyasından uyandım. O güne kadar dedem Hüseyin…
Efendilikten Köleliğe1962 yılının son aylarında Federal Almanya'ya "Misafir İşçi" olarak giden babam ve arkadaşlarıyla ilgili iki fotoğrafı ve bir gazete küpürünü yorumlamaya çalışacağım. Belki bir devre ışık tutar ve bu…
Kederbach-Kederderesi“Hey! Benedict bu tarafa gelir misin?”“Yahu sana kaç defa diyeceğim bana Benedict deme diye!”Gerilen havayı yumuşatmak için;“Ya hu! Sana da bir şaka olmuyor!” diye çıkıştı.Yılların verdiği eziklikle güneşin doğduğu tarafa…